10 Mayıs 2013 Cuma

EVLİLİĞİN DİYALEKTİĞİ - 1

 
1. İnsan, dünya için artık yapacak hiçbir şeyi yoksa evlenir.

2. İnsan, hayatın anlamsızlığını, boşluğunu, saçmalığını, zırvalığını ve bilumum aptallıklarını damarlarında iyice hissettiği zaman evlenir.

3. Evlenen insanın bundan sonra yapacak çok işi vardır. Bugüne kadar almış olduğun hiçbir sorumluluk, evliliğin sorumluluğuyla kıyaslanamaz. Dolayısıyla evlilik, sen istesen de istemesen de seni hayata, hiç ölmeyecekmiş gibi sıkı sıkı tutunmak zorunda bırakır. Hayat kurtarır.

4. Evlenen insan, daha dün dünyanın döndüğünün farkında değilken, bugün dünyadan ve diğer tüm gezegenlerden daha hızlı dönmek zorunda olduğunu anlamıştır. Dairesel döngü insanın kendisini tamamlama yolunda en büyük gerçektir ve evli-bekâr ayırt etmez ancak bekâr insan ne kadar bunun farkında olduğunu sansa da değildir. Evli insanın bekârlardan ayrıldığı en büyük nokta da budur. Döngüsünü tamamlamakta ondan on kat daha hızlıdır.

5. Evlilik, askerlikten daha olgunlaştırıcı bir tecrübedir.

6. Evli bir erkek, kendisine adres soran sarışın turiste sadece gideceği adresi tarif eder.

7. Evli bir kadın, bir metre yanından habersizce geçen kişi kocası dahi olsa, kendisine seslenmediği sürece onu fark etmeyecek kadar diğer erkeklere karşı duyarsızdır.

8. Hakkı verilen evlilik aşkı öldürmez, gerçek aşkı öğretir.

9. Bekâr olup kara kara borcunu nasıl ödeyeceğini düşünen bir erkek vaktini çar çur eder. Fakat evli olup borcu için kafa yoran erkeğe cennetten birkaç köşk tahsis edilebilir.

10. Çocuğunu karnında taşıyan kadının attığı bir adımla, kız arkadaşlarıyla alışverişe giden bir kızın attığı adım arasında ne kadar derece farkı olduğunu varın siz düşünün.

11. Evlilik sükûnettir.

12. Evliliği tek kelimeyle en güzel şu söz tanımlar: Vakfetmek. Evli insan kendini vakfetmiştir.
 
Mustafa ÇOLAK
   edebifikir

Hiç yorum yok: